Bilal Irving, basketbolun dev isimlerinden biri olarak kariyerinin en parlak dönemindeyken bile içinde bir şeylerin eksik olduğunu hissetmeye başlar. NBA sahnelerinde fırtınalar estiren bu genç adam, geçmişine dair bir özlemle yanıp tutuşur. İçinde taşıdığı bu duygu, onu Kuzey Ontario’nun sessiz ve mütevazı kasabası Dumont’a geri çağırır. Çocukluğunun geçtiği bu topraklarda, hem kendi geçmişiyle hem de geleceğiyle yüzleşmeye hazırdır. Eski koçuyla yeniden bir araya gelir ve kasabanın tek basketbol takımını yeniden ayağa kaldırmak için kolları sıvar. Ancak bu süreç sadece sportif bir başarıdan ibaret değildir. Bilal, koçuyla birlikte geçmişin gölgesinde kalan duygularla da hesaplaşmak zorundadır. Her kazandığı maç, sadece bir zafer değil, aynı zamanda köklerine dönmenin ve kendi içsel dünyasında yeni bir yolculuğa çıkmanın sembolü olur.