D’Artagnan, ölümle yüzleştikten sonra, saldırganlarını ortaya çıkarmak için kararlı bir şekilde Paris’e gelir. Bu hayati an, Fransa’nın kaderini tehlikeli bir savaşın eşiğine getirir. Kral’ın üç cesur silahşörü, yani Athos, Porthos ve Aramis, birleşerek ülkenin geleceğini koruma mücadelesine katılırlar. Savaşın gölgesinde bir araya gelen bu dört cesur ruh, birlikte çalışarak düşmanlarına karşı dururlar ve Fransa’nın güvenliğini sağlamak için ellerinden gelenin en iyisini yaparlar. İhanet, entrika ve tehlikenin hüküm sürdüğü bu dönemde, bu dört kahramanın sadakati ve cesareti, Fransa’nın karanlık kaderini aydınlatma umudunu taşır. D’Artagnan’ın liderliğindeki bu özgün dörtlü, birbirine kenetlenmiş bir ekip olarak ülkelerini savunma yolunda her zorluğa göğüs gerer ve güçlü bağları, sadece bir ulusun değil, aynı zamanda gerçek bir dostluğun gücünü de simgeler.